Bugün kendimi inanılmaz entel, über hümanist ve çılgın bir hippi gibi hissediyorum. Çok sağlam bi mesele hakkında yazacam. Faideli, eğitici, öğretici ve çok daha önemlisi adamı yerine çivileyen cinsten bir mesele.
Türkçe; Gece ve Sis, almanca; Nacht und Nebel, ingilizce; Night and Fog ve fransızca; Nuit et Brouillard. 4 dil bildiğimi yeterince hissettirebildim mi? Bide rusçam var çat pat.
1955 yapımı uzun metrajlı bir kısa film Nuit et Brouillard, onu özel yapan bir çok şey var. "Şimdiye kadar sadece "nazi Almanyası" ekseninde 2. dünya savaşının konu alındığı kaç film izledin?” diye sorsam çatır çutur sıralarsın hemen; pianist, schindlers list, train de vie, stalingrad, la vita e bella, der untergang... falan filan vırt zırt. Var babam var yani.
Kısacası; insanın 2.dünya savaşı hakkında azda olsa bilgi sahibi olması için illaki "entel" olması gerekmiyor. Gerçi bu filmlerden 2 sini izlemiş olmak bile bazılarını yeterince ihya ediyorda neyse... Her şeyi bildiğini sananlarla zaten işimiz yok, hiçbir zaman bilgisini yeterli görmeyenlerleyse işimiz her zaman olsun.
İmdb’den öğrendim bu filmi, ulan dedim dur izleyim. Belgeselmiş, hemde kısaymış. 2. dünya savaşı falan iyi gelir dedim, iyi ki demişim; hiç alışkın olmadığım cinsten bir belgesel çıktı.
Film, "nazi almanyası"nda; başta Auschwitz toplama kampı olmak üzere, Majdanek ve Dachau gibi kamplardan görüntülerle holocaustu adamın beynine kazıya kazıya anlatıyor. 1955 tarihli ve fransız yapımı olması çok önemli.
1955;
Savaşın üstünden 10 yıl geçmiştir, bu; bilgi ve belgelerin yok edilmesi yada kaybolması için yeterli uzunlukta bir süre değil. Tanıklar hala çok taze. Tanık dediğim, kamptan kurtulanlar yada nazi subayları değil, toplama kamplarının kendisi. Zira filmde sık sık rol veriliyor bu tarihi yerlere.
Fransız yapımı;
Filmin yapım tarihinide hesaba kattığımızda akla ilk gelen şey; "intikam". Peki öyle mi gerçekten de? Fransızlar mağlup oldukları savaştan sonra eski düşmanlarının ipliğini pazara mı çıkarmaya çalıştılar?
Hayır; zira filmde en ufak bir propaganda unsuruna rastlanmıyor.
Bizim çocuklara izlettim geçen bu filmi; tepkiler beklediğim gibi oldu. Bir çok savaş filmi izleyen bünyeler böyle bir belgesel için kendini yeterince hazır hissettiğini düşünebilir fakat gerçeği öğrenmek için 30 dakika yeter. Konu çok basit; "toplama kampları". Görüntüler, resimler var ve tabii onlara yapılanlar. Filmlerden çok farklı etki yapmasının nedeni; burada kurgunun olmayışı, 30 dakika boyunca acıya tanık olmak.
Müzikler bana çok dandik geldi ama olsun, farklı bi tat verdiği kesin. İsteselerdi Arka fona Ferdi Tayfur koyup ajitasyonun anasını ağlatabilirlerdi, yapmamışlar. Cesur olmak gerekiyor birde izlerken bunu, öyle herkesin kaldıramayacağı görüntüler mevcut. İzledikten sonra aklıma gelen ve doğruluğundan emin olduğum birşeyse; "Milgram Deneyi".
Vatevır;
Herkesin izlemesini istediğim bir belgesel, en baştada Adolf ve bıyığının fanları.
sonradan ek: torrent bilmeyenler, indiremeyenler; filmi indirip adam gibi altyazı bulamayanlar mail atsın yeter.